GELİN HEPİMİZ NAZLICAN'I YAŞATALIM.
Türkiye'nin son yıllarda en büyük sorunlarından biri durumuna gelen ve gündemden düşmeyen SMA hastalığı ile ilgili sosyal medyada yüzlerce kampanya buluyor.
SMA hastası çocukları yaşasın umudu ile aileler feryatlarını sosyal medya aracılığı ile kamuoyuna duyuruyor.
Bu isimlerden biri Berkan Demirbaş.
SMA hastası kızı Nazlıcan'ı yaşatabilmek için tüm gayreti ile elinin uzanabildiği herkesten destek bekliyor.
Nazlıcan yaşasın diye aradığı isimlerden biri MHP Gebze İlçe Başkanı Bülent Özdemir.
Berkan beyin telefonla kendisinden yardım istemesi sonrası duygularını kaleme alan ve duygularını sosyal medya aracılığı ille kamuoyuna aktaran 3 çocuk babası başkan Özdemir'in NAZLICAN'LAR ÖLMESİN başlıklı yazısını okurlarımıza aktarıyoruz.
" Uyuyamadım…………….
Facebook ne düşünüyorsun diye sordu…………
Cevabım; Nazlıcan’lar yaşasın oldu……..
Sosyal medyada;
Uzun yazılar okunmaz biliyorum
İnşallah okuyan ve yardım eden olur.
Mesele şu şekilde;
Berkan Demirbaş birkaç defa SMA hastası olan bir çocuk için beni aradı,
Başta meseleye çok duyarlı olmak istemedim.
Bir taraftan hakkımdaki Bülent abi imajını yıkılmasın diye katılmayı kabul ettim..
Şimdide canlı yayında hakkımdaki imaj zedelenmesin diye de konuyu kaleme aldım..
Hayır,
Aslında bir ilçe başkanı olarak canlı yayında gözyaşı dökmemek, zafiyet göstermekten ve dayanamayacağımı bildiğimden sebep yazdım……
Şimdi herkes;
Bu adam ne diyor diyecek…….
Buyurun benden dinleyin!
Aslında sebebi insani hislerim köreldiği için değil .
Tam tersi çok duygusal olduğum ve psikolojimin bu çocuk ile ilgili konuda mahvolacağını, etkisinin bende büyük olacağını düşündüğüm için……
Fakat;
ben temsil noktasında olan biriyim.
Ve topluma faydalı olmak gibi
bir vizyonu olan bir düşüncenin temsilcisiyim.
İşte sonuç ortada!
Bu işte….
Gece saat 3:59 kaleme aldığım bu yazı…….
Ah!! Berkan ah! aramayaydın beni,
es geçemez miydin……
Evet, madem bu işe dahil oldum.
o zaman bir babadan benden duyun meseleyi….
İnsan eşini kaybedince dul olarak adlandırılır,
Çocuk babasını kaybettiğinde ise öksüz olur,
Bir baba çocuğunu kaybettiğinde ise buna isim konmamıştır,
Varsa söyleyin,
Çocuklarını kaybeden babaların neden bir ismi yok biliyor musunuz?
Çünkü sözün gerçekten bittiği yer işte orasıdır.
Ben bir baba olarak 3 evlat sahibiyim .
Aslında empati bile yapmak istemiyorum.
Bir babanın çaresizliğini kimse anlayamaz,
Toplam 12 kronik rahatsızlığı olan hastayım,
( Hastalığı da veren Allah’a şükür..)
Vücudum, gücüm el vermediği dolayı çocuğumu kucağımda bile hoplatamıyorum ,
onun ile oynayamıyor, yeterince doya doya sevemiyorum,
Ve….
onunla geçirebilecek çok zamanımında kalmadığını da gayet iyi biliyorum.
Ve ben bu akşam konu olan trajedide babanın yerine koyabiliyorum kendimi,
Hayatta gözümün gördüğü hiç bir şeyden korkmayan ben, bir baba olarak çok korkuyorum.
Ben aslında Nazlıcan’ın babasının bu hayatta nasıl köşeye sıkıştığını düşünebiliyorum ve onu anlıyorum….
Bilmiyordum ;
SMA konusunu araştırdım,
Vardığım sonuç şu,
Hasta olan çocuklar Türkiye ortalamasında 3 yaşına kadar yaşıyormuş,
Bence Nazlıcan direniyor!
Hayata tutunmaya çalışıyor,
Çünkü 4 yaşında…
Velhasıl demek istediğim şu;
Para ile çözülecek bir mesele için babalar evlatlarını göz, göre göre kaybetmemeli….
Hiç bir baba da evladından sonra ölmemeli….
Haydi bu küçük melek için gönlünüzden ne koparsa gönderin….
Haydi……
Babalığın ölmediğini kanıtlayalım…"
Milliyetçi Hareket Partisi Gebze İlçe Başkanı,
3 evlat babası Bülent Özdemir
